29 Ocak günü için 1 ay önceden almıştım bileti. Skyscanner’da gezinirken bulduğum gidiş dönüş 300 TL’lik bileti görünce dayanamadım. Ufak bir sorun vardı; Podgorica neresiydi?
Ülke: Karadağ
Başkent: Podgorica
Para Birimi: Euro
Dil: Karadağca & Sırpça (İngilizce günlük hayat için gayet yeterli)
Gezi İçin En Uygun Mevsim: Haziran-Eylül arası
Ortalama Uçuş Süresi: Yaklaşık 1 Saat 15 Dakika
Türkiye ile Saat Farkı: Türkiye’den 1 saat geride
Mutlaka Yapın: Mutlaka Kotor’a gidin. Şehrin tepesindeki kaleye çıkın ve müthiş manzaranın tadına varın. Kumar oynamayı seviyorsanız Budva’yı da es geçmeyin. Şehirdeki 4 büyük casino’nun üçünün işletmesini Türk’ler yapıyor. Hotel Splendid
, Casino Avala ve The Queen en ünlüleri. Gidin gönlünüzce eğlenin 🙂
Yüreğe su serpen ilk bilgi, Karadağ’ın başkenti oluşuydu. E vize yoktu, daha ne olsundu. Gidiş uçağı 12:45’te olduğundan dolu dolu 2 buçuk günüm olacaktı. Tam bunlar dolanırken aklımda, birden bu geziye kardeşim Uğur’ u dahil etmeyi düşündüm. Kıbrıs’ta okuyor ama onun dışındaki ilk yurtdışı gezisi olacağı için heyecanlanmıştım. Aynı heyecanı, bu fikrimi paylaştığımda onda da görünce keyfim daha da arttı. Bir kaç gün sonra sohbet ederken arkadaşım Erkan’ın da ” Karadağ’a mı gidiyorsunuz, mahsuru yoksa alırım bir dal” demesi üzerine 3 kişilik bir seyahate dönüştü. Araştırma kısmını Uğur’a yıkıp onun planlamasını istediğim halde, duramayıp yine daldım araştırmalara. Mutlaka birden çok şehirli bir gezi olması gerektiğini fazla geçmeden anladım ve tüm kurguyu buna göre yaptım. Bu geziyi özetlemem gerekirse 10 üzerinden 8 ile 9 arası puanlayabilirim. Havanın soğuk oluşu, kısaca bahsedeceğim dönüş yolundaki maceralarımız 10 puan olmasını engelleyen faktörlerdi.
İlk İzlenim
Ufak ve şirin bir havaalanına indik yaklaşık 2 saatlik uçuşun ardından. Çok sakin, huzurlu ve bol dağlık bir ülke olduğu açıktı.
Karadağ’da neler yapılır?
Mutlaka öncelikle araba kiralanır, mümkünse 7-8€ fazla verip uluslararası bir firmadan. Sonrasında güzel bir rota çıkartılarak farklı şehirler gezilir.
Cetinje
Ülkenin eski başkenti Cetinje, havalimanına 35 km. uzaklıkta. Dağların arasından giden güzel bir yolun sonunda, ana yoldan içeri saparak şehre ulaşıyorsunuz. Tarihi bir dokusu olan şehrin en önemli yapılarından birisi King Nikola Palace.
Budva
Budva, Karadağ’ın Bodrum’u. Özellikle yaz aylarında jet sosyetenin teknelerini marinasına bağlayıp denizin, sahilin, kumarhanelerin ve eğlencenin tadını çıkardığı yer. Sahildeki kalesi, içindeki daracık sokakları ve berrak deniziyle Dubrovnik’i andırıyor.
Stevi Stefan
Leziz Yemek
Ülkenin eski başkenti Cetinje, havalimanına 35 km. uzaklıkta. Dağların arasından giden güzel bir yolun sonunda, ana yoldan içeri saparak şehre ulaşıyorsunuz. Tarihi bir dokusu olan şehrin en önemli yapılarından birisi King Nikola Palace.
Budva, Karadağ’ın Bodrum’u. Özellikle yaz aylarında jet sosyetenin teknelerini marinasına bağlayıp denizin, sahilin, kumarhanelerin ve eğlencenin tadını çıkardığı yer. Sahildeki kalesi, içindeki daracık sokakları ve berrak deniziyle Dubrovnik’i andırıyor.
Unesco Dünya Mirası listesindeki bu şehir, insanı büyülemek için birden fazla özelliğe sahip. Dağların arasından içerilere kadar uzanan denizi, eski kale içinde devam eden yaşamı, daracık sokaklarında buram buram tarih kokması, yürüyerek 1 saatte anca tırmanılacak yükseklikteki 1000 merdivenli kilise ve kalesi Kotor’u eşsiz kılanlardan ilk aklıma gelenler.
Kotor’dan Podgorica havaalanına yola koyulduktan yaklaşık yarım saat sonra, yol yapımı çalışmalarından dolayı yavaşlamalar başladı. Bir noktaya kadar yavaşta olsa geldik fakat 45 dakika boyunca ilerleyemediğimiz o noktada, çalışmayı yapan arkadaşlara ne kadar süreceğini sorduğumuzda aldığımız cevap karşısında, uçağımızı kaçıracağımız kadar geç bir saatte biteceği bilgisini aldığımız için geriye dönüp farklı bir yolu tercih etmek istedik. İnanılmaz bir sis çöktüğünden görüş açımız sıfıra yaklaşmıştı ve zaman daralıyordu. Alternatif yolumuzda, yarım saat daha geldiğimiz yönün tersi istikamete gittikten sonra o yönün de yol yapım çalışması sebebiyle kapandığını görünce dönüş biletlerimizi erteleme çabalarına girdik. Şansımıza çalışmalar, bize söylediklerinden daha çabuk bitence kıl payı da olsa dönüş uçağımıza yetiştik. Siz siz olun bizim gibi araçlıysanız ve son durağınız Kotor ise, işinizi şansa bırakmayıp çok erken çıkın dönüş yoluna 🙂
Ufak ve şirin bir havaalanına indik yaklaşık 2 saatlik uçuşun ardından. Çok sakin, huzurlu ve bol dağlık bir ülke olduğu açıktı.
2 gecelik gezimizin ilk gecesini Budva’daki Guest House Marija’da geçirdik. Marija çok sıcak bir ev sahibi, muhteşem bir seçenek olduğunu söyleyemem fakat hem fiyat-performansının yüksekliği hem de Marija’nın İngilizce bilmediği halde yardımsever ve sıcak yaklaşımı işleri değiştiriyor. Kotor’da ise Hostel Old Town Kotor’da kaldık. Burası muhteşem bir seçimdi gerçekten. Hem fiyatı ucuzdu, hem temizdi hem de konumu çok iyiydi. Yolunuz Kotor’a düşerse başka bir yere bakmadan gözünüz kapalı seçebileceğinizi söyleyebilirim.
Mutlaka öncelikle araba kiralanır, mümkünse 7-8€ fazla verip uluslararası bir firmadan. Sonrasında güzel bir rota çıkartılarak farklı şehirler gezilir.
2 gecelik gezimizin ilk gecesini Budva’daki Guest House Marija’da geçirdik. Marija çok sıcak bir ev sahibi, muhteşem bir seçenek olduğunu söyleyemem fakat hem fiyat-performansının yüksekliği hem de Marija’nın İngilizce bilmediği halde yardımsever ve sıcak yaklaşımı işleri değiştiriyor. Kotor’da ise Hostel Old Town Kotor’da kaldık. Burası muhteşem bir seçimdi gerçekten. Hem fiyatı ucuzdu, hem temizdi hem de konumu çok iyiydi. Yolunuz Kotor’a düşerse başka bir yere bakmadan gözünüz kapalı seçebileceğinizi söyleyebilirim.
2 gecelik gezimizin ilk gecesini Budva’daki Guest House Marija’da geçirdik. Marija çok sıcak bir ev sahibi, muhteşem bir seçenek olduğunu söyleyemem fakat hem fiyat-performansının yüksekliği hem de Marija’nın İngilizce bilmediği halde yardımsever ve sıcak yaklaşımı işleri değiştiriyor. Kotor’da ise Hostel Old Town Kotor’da kaldık. Burası muhteşem bir seçimdi gerçekten. Hem fiyatı ucuzdu, hem temizdi hem de konumu çok iyiydi. Yolunuz Kotor’a düşerse başka bir yere bakmadan gözünüz kapalı seçebileceğinizi söyleyebilirim…
Mutlaka öncelikle araba kiralanır, mümkünse 7-8€ fazla verip uluslararası bir firmadan. Sonrasında güzel bir rota çıkartılarak farklı şehirler gezilir.
Ülkenin eski başkenti Cetinje, havalimanına 35 km. uzaklıkta. Dağların arasından giden güzel bir yolun sonunda, ana yoldan içeri saparak şehre ulaşıyorsunuz. Tarihi bir dokusu olan şehrin en önemli yapılarından birisi King Nikola Palace.
Budva, Karadağ’ın Bodrum’u. Özellikle yaz aylarında jet sosyetenin teknelerini marinasına bağlayıp denizin, sahilin, kumarhanelerin ve eğlencenin tadını çıkardığı yer. Sahildeki kalesi, içindeki daracık sokakları ve berrak deniziyle Dubrovnik’i andırıyor.
Unesco Dünya Mirası listesindeki bu şehir, insanı büyülemek için birden fazla özelliğe sahip. Dağların arasından içerilere kadar uzanan denizi, eski kale içinde devam eden yaşamı, daracık sokaklarında buram buram tarih kokması, yürüyerek 1 saatte anca tırmanılacak yükseklikteki 1000 merdivenli kilise ve kalesi Kotor’u eşsiz kılanlardan ilk aklıma gelenler.
Kotor’dan Podgorica havaalanına yola koyulduktan yaklaşık yarım saat sonra, yol yapımı çalışmalarından dolayı yavaşlamalar başladı. Bir noktaya kadar yavaşta olsa geldik fakat 45 dakika boyunca ilerleyemediğimiz o noktada, çalışmayı yapan arkadaşlara ne kadar süreceğini sorduğumuzda aldığımız cevap karşısında, uçağımızı kaçıracağımız kadar geç bir saatte biteceği bilgisini aldığımız için geriye dönüp farklı bir yolu tercih etmek istedik. İnanılmaz bir sis çöktüğünden görüş açımız sıfıra yaklaşmıştı ve zaman daralıyordu. Alternatif yolumuzda, yarım saat daha geldiğimiz yönün tersi istikamete gittikten sonra o yönün de yol yapım çalışması sebebiyle kapandığını görünce dönüş biletlerimizi erteleme çabalarına girdik. Şansımıza çalışmalar, bize söylediklerinden daha çabuk bitence kıl payı da olsa dönüş uçağımıza yetiştik. Siz siz olun bizim gibi araçlıysanız ve son durağınız Kotor ise, işinizi şansa bırakmayıp çok erken çıkın dönüş yoluna 🙂
Ufak ve şirin bir havaalanına indik yaklaşık 2 saatlik uçuşun ardından. Çok sakin, huzurlu ve bol dağlık bir ülke olduğu açıktı.
Kotor
Unesco Dünya Mirası listesindeki bu şehir, insanı büyülemek için birden fazla özelliğe sahip. Dağların arasından içerilere kadar uzanan denizi, eski kale içinde devam eden yaşamı, daracık sokaklarında buram buram tarih kokması, yürüyerek 1 saatte anca tırmanılacak yükseklikteki 1000 merdivenli kilise ve kalesi Kotor’u eşsiz kılanlardan ilk aklıma gelenler.
Önemli Bilgiler
Kotor’dan Podgorica havaalanına yola koyulduktan yaklaşık yarım saat sonra, yol yapımı çalışmalarından dolayı yavaşlamalar başladı. Bir noktaya kadar yavaşta olsa geldik fakat 45 dakika boyunca ilerleyemediğimiz o noktada, çalışmayı yapan arkadaşlara ne kadar süreceğini sorduğumuzda aldığımız cevap karşısında, uçağımızı kaçıracağımız kadar geç bir saatte biteceği bilgisini aldığımız için geriye dönüp farklı bir yolu tercih etmek istedik. İnanılmaz bir sis çöktüğünden görüş açımız sıfıra yaklaşmıştı ve zaman daralıyordu. Alternatif yolumuzda, yarım saat daha geldiğimiz yönün tersi istikamete gittikten sonra o yönün de yol yapım çalışması sebebiyle kapandığını görünce dönüş biletlerimizi erteleme çabalarına girdik. Şansımıza çalışmalar, bize söylediklerinden daha çabuk bitence kıl payı da olsa dönüş uçağımıza yetiştik. Siz siz olun bizim gibi araçlıysanız ve son durağınız Kotor ise, işinizi şansa bırakmayıp çok erken çıkın dönüş yoluna 🙂